Bayrampaşa Tuna Lisesi Buluşma Adresi =))
   
 
  Bir KARAFATMA'nın Dramı :D

Dün gece yine ölümle burun buruna geldim.

Kendime bir zarar geleceginden degil ama karim Cemile ne yapar sonra.

Biz aksam yemegimizi genelde saat 11-12 gibi yerdik, ama ev sahiplerimizin
misafiri geldiginden geç vakitlere kadar oturup yatmadilar.

Neyse ki konuklarin gitmesiyle birlikte uykuya daldilar. Bir süre
ortaligin sakinlesmesini bekleyip, yiyecek toplamaya basladim.

Bugün misafirler geldigi için menü çok zengindi. Pasta ve börek kirintilarina
bayiliriz. Her neyse ben nevaleyi toplarken birden mutfagin isigi yandi
ve "Aaaaaa! Karafatma" diye bir ses duydum.

Salak adam, ben bir erkegim Fatma da nereden çikti. Benim adim Ismail. Böyle
seyler delikanliyi bozar. Hadi beni karimla karistirdin diyelim. Sen ne kadar
korkak bir adamsin. Benim kaç katim büyüklügünde olmana ragmen bu bagiris da ne böyle?

O korkunç sesin kesilmesiyle birlikte, sanki ben ona bir bok yapmisim gibi beni
kovalamaya basladi. Inanin o kadar da dikkat ediyorum, tabak, çanak, bardak
üzerinde dolasmamaya çünkü bu dingilin karisi çok titiz. Bazen diyorum ki bu
giciklarin misafiri geldiginde git ortalarda dolas böylelikle utanilacak duruma
düssünler. Ama yapamiyorum iste. Ne olursa olsun, ekmek yedigin tekneye kötü
gözle bakmamak gerekir.

Ben eve geldigim ilk yillari hatirliyorum da ne güzeldi o günler. Rahmetli
kayinbabam ve kayinvalidem beni evlerine kabul etmislerdi. O zamanlar rahattik,
çünkü ev sahibimiz Riza amca kördü. Bu sebeple evin her yerinde serbestçe
dolasabiliyorduk. Hatta Riza amcayla ayni sofrada yemek yedigimiz günlerde
oldu. Gerçi bizleri görebilseydi nasil davranirdi bilmem ama o hep yüregimizde yasayacak.

Riza amcanin durumu pek iyi sayilmazdi, memur emeklisiydi. Bu evde rahmetli
karisininmis, bu yüzden yiyecek konusunda bu kadar fazla seçenegimiz yoktu.
Ama daha mutlu ve huzurluyduk. Riza amca bir gün görünmez kazaya kurban gitti.
Gerçi onun için bütün kazalar görünmezdi.

Riza amcanin topraga verildigi gün biz de oradaydik. Karsi komsusu Osman Zeki
bey bize geldiginde ceketini asmisti. Biz de bunu firsat bilip ceketin cebine
girdik. Ardindan Osman Zeki beyle birlikte mezarliga dogru yola koyulduk. Riza
amcanin üç tane oglu vardi ama bugüne kadar sadece nüfusta gözüküyorlardi.
Hayirsizlar daha ilk günden evi satisa çikardilar. Evi su anda oturan adam ve karisi satin aldi.

Eve ayak basmalariyla kayinbabam ve kayinvalidemi öldürmeleri bir oldu. Adam
sonra igrenerek cansiz bedenleri kagida sararak çöpe atti. Sanki kendisi çok
temizmis gibi. Halbuki tuvaletten çiktiktan sonra ellerini yikamadigina
defalarca sahit oldum. Simdilerde kendine üzerinde rahmetli kayinvalidemin
resmi olan bir ilaç almis, durmadan üzerimize sikip duruyor. Kayinvalidem
Sultan hanim gençliginde fotomodel oldugu için bu tür ilaçlarin üzerinde resmi
bulunuyor. Hatta bir iki reklam filminde de oynamisti. Ama evlenince mecburen
birakti. Çünkü kayinbabam tam bir Osmanli erkegiydi.

Bugüne kadar rahmetli Riza amcanin anisina bu evde oturduk, artik daha fazla
dayanacak halimiz kalmadi. Ese dosta haber saldik. Kendimize göre bir ev bulur
bulmaz tasinacagiz buradan. Belki de sizin evinize yerlesiriz hayat bu belli mi olur?          



                                            Resul AYDOĞAN

Aşk...
 
9.SINIF

Şuan dersteyiz...
yanımda dünya güzeli bir kız oturuyor...

Yüzüne bakmaya kıyamıyorum...
Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor...

O benim en yakın arkadaşım...
Beni Sadece arkadaşı olarak görüyür...


Nedenini Bilmiyorum ama...
Kendimden Çok...
Utanıyorum...


10.SINIF


Evdeydim...
Beni arayıp,
Erkek arkadaşıyla tartıştığını...
ve bana...
İhtiyacı olduğunu söyledi...

Sonra bize geldi...
Bana sıkı sıkı sarılıp,
Ağladı...

Şuan dizimde uyuyor...
Saçlarını okşayıp,
O gül yüzünü doya doya,
Seyrediyorum...

Ben onu okadar çok severken...
O beni sadece,
Arkadaşı olarak görüyor...


Nedenini Bilmiyorum ama...
Kendimden Çok...
Utanıyorum...


11.SINIF


Mezuniyet Balosu...

Onunla çocukluktan belli arkadaşız...
8. sınıftayken birbirimize söz vermiştik...
Lise sonda,
Mezuniyet balosuna gidecektik,
Eşimiz olmazsa beraber gidecektik...

Beni aradı ve erkek arkadaşının,
Hastalanıp gelemiyeceğini söyledi...
Ve beraber gide bilirmiyiz diye sordu...

Kabul ettim...
Ve onu evinden aldım...

Balodaki en güzel kız oydu...
Bembayaz elbisesiyle...
Tıpkı bir melek gibiydi...

Gece boyu dans ettik...
Kollarımdayken hep aynı şeyi düşündüm...
"Onu Çok Seviyordum"
Gece sonunda onu evine bıraktım...
Beni yanağımdan öpüp,
En iyi arkadaşı olduğumu söyledi...

Onu gerçekten çok seviyorum...
Ama o beni arkadaşı olarak görüyor...
Ona, onu sevdiğimi nasıl söylerim...


Nedenini Bilmiyorum ama...
Kendimden Çok...
Utanıyorum...


Aradan Yıllar Geçti...


Şimdi o canımdan çok sevdiğim,
Meleğimi...
Toprağa veriyorum...

Özel eşyalarının arasında,
Kara kaplı bir defter çıkmış...
Bana verdiler...
Okuyup okumamakta kararsız kaldım...
Açtım...
Bir günlüktü...
ve bir sayfasında şöyle yazıyordu...



"Şuan dersteyiz...
ve yanımda dünya yakışıklısı bir çocuk oturuyor.
Yüzüne bakmaya doyamıyorum...
Onu ne kadar çok sevdiğimi bilmiyor...

Beni arkadaşı olarak görüyor...
Erkek arkadaşım olduğu,
Yalanını söyleyerek ve sürekli,
Onunla ilgili yalanlar uydurarak,
Yanında olabiliyorum...
Onu canımdan çok seviyorum...

Bana bir kere
"SENİ SEVİYORUM"
deseydi...
Dünyalar benim olurdu..."



Ben bu satırları okurken,
Meleğimi çoktan gömdüler...
Hıçkırıklarımı tutamıyorum...
Gözümü mezardan alamıyorum...

Merak etme Biriciğim...
Bende Seni Çok Seviyorum...


SENİ SEVDİĞİMİ SÖYLEMEDİĞİM İÇİN UTANIYORUM...
BİZE ULAŞACAĞINIZ MAİL ADRESİ
 
aydogan__@windowslive.com

genctunali@hotmail.com

RESUL AYDOĞAN

SİTE YÖNETİCİSİ
 
RESUL AYDOĞAN
Sınıf: 12 mat C
No :2635
 
Bugün 1 ziyaretçi (3 klik) kişi burdaydı!
Bayrampaşa Tuna Lisesi Buluşma Adresi =)) Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol